Polikistik Over Sendromu
kocaelisistemlab


Polikistik Over Sendromu

Polikistik over sendromu nedir ? Yumurtalıklarda kist oluşumu sonrası meydana gelen polikistik over, sıklıkla adet düzensizliği ile kendini gösteren hormonel bir kadın hastalığıdır.

Adet düzensizliği dikkat edilen ilk semptom olmakla birlikte; saç dökülmesi, tüylenme, sivilcelenme ve yağlanma gibi belirtilerle de anlaşılabilmektedir.

Yaklaşık olarak her 10 kadından birinde görülebilen polikistik over sendromu; erken dönemde teşhis edilip tedavi gerektiren bir rahatsızlıktır. PKOS üreme çağındaki kadınların %4-20’ini etkileyen bir endokrin hastalığıdır(1)

Yumurtalıklarda meydana gelen kistler hormon testleri, ultrason gibi birçok tanı yöntemiyle tespit edilmeye çalışılmakta ve tedavi sürecine girilmektedir.
Polikistik Over Sendromu Belirtileri Nelerdir?

Polikistik over sendromu belirtileri birden fazla olmakla birlikte en sık karşılaşılan semptom adet düzensizliğidir. Nitekim adet düzensizliği, yumurtalıklarda yolunda gitmeyen bir durum olduğunu bildiren en güvenilir semptomlardan biridir. Adet düzensizliğinin yanı sıra kişilere göre farklılık gösterebilen bazı semptomlar bulunmaktadır. Bunlar ise şu şekildedir;

    Adet düzensizliği (Adet sürelerinin olması gerekenden uzun ya da kısa sürmesi ve adet döngüleri arasında kanamalar meydana gelmesi)
    Kanda bulunan androjen hormonlarının artış göstermesi
    Ciltte tüylenme
    Ciltte yağlanma ve lekelenme
    Ciltte meydana gelen sivilcelenmeler
    Saç dökülmesi
    Kilo artışı
    Çocuk sahibi olmada yaşanan sıkıntılı süreçler
    Ses kalınlaşması
    Göğüslerde meydana gelen hassasiyet ve ölçü değişimi

Adet düzensizlikleri dışındaki bazı belirtiler herhangi bir rahatsızlık olmasa da yılın belirli zamanlarında karşılaşılabilecek cinsten sık rastlanan rahatsızlıklardır.Örnek vermek gerekirse ciltte meydana gelen değişiklikler sağlıksız beslenmeden, saç dökülmeleri ise vitamin eksikliğinden dolayı kaynaklanabilmektedir.

Fakat bu belirtiler polikistik over sendromunun da en belirgin semptomları arasında yer almaktadır. Bu durumda adet süreçleri düzenli olarak takip edilerek ve şüphelenilen bir durum olması sonucunda uzmanınız sağlığınızı korumak adına hormon kontrolleri yaptırılmasını önerebilmektedir.
Polikistik Over Sendromuna Neden Olan Etmenler Nelerdir?

Polikistik over sendromu neden olur ? Polikistik over sendromuna neden olan etmenler kesin olarak bilinmemekle birlikte, ilk olarak insülin direncinden şüphe edilmektedir. İnsülin direncine neden olan faktörlerin başında ise kilo artışı ve aşırı kilo durumları gelmektedir. Bu gibi durumlarda insülin direnci polikistik over sondromunu tetiklemekte ve yumurtalıkları olası risklere açık hale getirmektedir. Yeterli sayıda araştırmayla desteklenmemiş bir bilgi olmakla birlikte, yüksek insülin dirençlerinin kadınlardaki erkeklik hormonunu arttırdığı ve dolayısıyla polikistik overa sebep olan androjen hormonlarının üretimine katkı sağladığı düşünülmektedir.

Bu noktada özellikle 13 ve 19 yaş aralığında bulunan gençler, adet düzensizliği ve beraberinde aşırı kıllanma, ses kalınlaşması gibi durumlarla karşılaşıyor ise sağlık uzmanına ulaşıp mutlaka kontrol amaçlı tetkiklerini yaptırması önerilmektedir.

13’lü yaşlarda adet dönemleri yeni başladığı için düzensizlikler normal kabul edilmekte olduğundan belirtilerin bazen PKOS semptomu da olabileceği göz ardı edilerek bazı risklere ortam  hazırlayabilmektedir.

Polikistik over sendromuna neden olabilecek etmenlerin arasında diğer bir madde olarak ise genetik faktörler yer almaktadır. Aile öyküsünde daha önce PKOS bulunan kişiler bu rahatsızlığa daha yatkınlık göstermektedir.

Genetiğin yanı sıra yumurtalıklarda kist görülmesi durumunda inflamasyon varlığından da şüphe edilmektedir. Çünkü polikistik over hastalarında genellikle inflamasyon artışı gözlemlenmektedir.
Polikistik Over Sendromu Nasıl Teşhis Edilir?

Polikistik over sendromu, yumurtalıklarda kist oluşumuna neden olan ve kısırlığa kadar ilerleyebilen bir kadın hastalığıdır. PKOS hastası kadınların neredeyse %40’ına yakınının yumurtlama bozukluğuna bağlı olarak infertil olduğunu gösteren çalışmalar vardır.

Yumurtalıklarda meydana gelen kistlerin teşhis edilmesi adına sağlık kuruluşları tarafından birtakım testler ve muayeneler yapılmaktadır. Peki, polikistik over nasıl anlaşılır ve nasıl tedavi edilir?

PKOS’un teşhis edilmesi için birtakım muayene ve testler bulunmaktadır. Toplumda görülme sıklığı %4-20 arası olarak değişiklik gösteren polikistik over varlığı durumunda sadece hastalığın doğurduğu sonuçlara yönelik olarak tedavi gerçekleştirilebilmektedir.

PKOS tanısı için öncelikle PKOS benzeri kliniğe yol açabilecek diğer bazı sağlık sorunlarının örneğin Cushing sendromu, hiperprolaktinemi gibi ekarte edilmesi gereklidir.

Hastalığın teşhisine yönelik olarak çeşitli kuramlar olsa da genel olarak 2 kriterin varlığında PCOS tanısı konulmaktadır. PCOS tanısı konulabilmesi adına 3 ayrı kriter üzerinde çalışmalar yapılmaktadır. Bunlar ise şu şekildedir:
Ultrasonda Polikistik Over (PKO) Görüntüsü

Çeşitli ultrasonografi yöntemleri ile polikistik over görüntüleri elde edilebilmektedir. Bu noktada önemli olan yumurtalıkların iyi derecede gözlemlenerek değerlendirilebilmesidir. Yumurtalıkların etrafında gözlemlenen 10ml’den ufak foliküller, polikistik over tanısında yardımcı olmaktadır. Bunun yanı sıra yumurtalık hacminin 10cm3’ten büyük olması ve yumurtalığın orta kısmının diğer taraflarına oranlara daha beyaz bir görüntüye sahip olması durumunda da şüphe edilmektedir.
Ovulatuar Fonksiyon Bozukluğu

Yumurtalama bozukluğu olarak da bilinen ovulator fonksiyon bozukluğu varlığında genel olarak oligomenore (seyrek adet görme, 35 gün ve üzeri) ve amenore (adet görmeme, düzensizlik) tabloları görülmektedir. PCOS durumlarında yüksek oranda görülen ovulator fonksiyon bozukluğu, her zaman polikistik over sendromu varlığına işaret etmemektedir. Çünkü düzenli olarak regl dönemi geçiren kişilerde de ovulator bozukluğu saptanabilmektedir.
Kronik Hiperandrojenizm Ve Laboratuvar Testleri

Hastaların laboratuvar incelemesinde over ve adrenal kökenli androjenik hormonlarda artışla karakterize hiperandrojenemi gözlenir. Ayrıca, LH düzeylerinde ve LH/FSH oranında artış olabilir. Yaklaşık %25-60 olguda hiperinsülinemi ve insülin direnci saptanabilir.(2)

Hiperandrojenizm, androjen hormonunun fazla üretilmesine bağlı olarak ortaya çıkan klinik bir tablodur. Vücutta meydana gelen birtakım değişimleri ise beraberinde getirmektedir.

Androjenik Hormonlar koltuk altı, kasık, sakal gibi ergenlik sonrası çıkan kılların büyümesini sağlayan, ses ve kas yapısında değişikliklere, klitoral büyümeye ve meme hacminde küçülmeye neden olan hormonlardır.

Hiperandrojenizm durumlarında kandaki androjen hormonları yüksek oranda seyretmektedir. Kanda yüksek oranda bulunabilecek 5 androjen ise şu şekildedir:

    DHEAS
    Androstenedion
    Serbest testosteron
    Total testosteron
    17 OH Progesteron

Hormon testleri dışında fiziki muayene ile de gözlenebilen hiperandrojenizm bulgularında en belirgin olarak hirsutizm yer almaktadır. Kıllanma ya da kıl artışı olarak bilinen hirsutizm sonucunda genellikle; göbek çevresi, çene ve dudak üzeri kısımlarda kıllanma meydana gelmektedir. Bu noktada yapılan Ferriman Gallway skorlaması sonucu 6 puanın üzerinde ise hirsutismus varlığı kabul edilmektedir.
Ferriman-Gallwey Metodu Nedir?

Hirsutizm Ferriman-Gallwey metodu ile değerlendirilir. Bu metot ile üst dudak, çene, göğüs bölgesi, sırtın alt ve üst kısımları, alt ve üst karın, kol ve bacakların üst kısımları olmak üzere toplam dokuz vücut bölgesinde kıl dağılımı 0 ile 4 arasında puanlandırılır. Toplam Ferriman-Gallwey skoru ≥ 6 ise hirsutizm olarak tanımlanır.(2)

Etnik özellikler ve bireysel farklılıklara bağlı olarak da görülebilen aşırı kıllanma olguları olabileceği ve her hastada hirsutizm bulunmayabileceği de akılda tutulmalıdır.(2)

Hiperandrojenizmin seyrek olarak görülen diğer belirtileri ise yağlanma, kliteromegali (klitorisin büyük olması), ses kalınlaşması ve yanaklarda sakal oluşumudur.

Kadın üreme sistemi oldukça karmaşık hormonal ve fizyolojik mekanizmalar tarafından kontrol edilen kompleks bir sistemdir. Bu sistemdeki aksamalar birçok metabolik sorunu beraberinde getirmektedir. Polikistik over sendromu; bu nedenle teşhisi birçok kritere dayanan, tedavisi, nedenleri, genetik geçişi, ilgili genlerin rolleri ve gen regülasyonu tam olarak aydınlatılamamış bir hastalıktır. Her geçen gün üretilen yeni verilerin bir araya getirilerek bu hastalıkta rol oynayan daha fazla genin açığa çıkartılması ve bu genlerin birbirleri ile olan karmaşık ilişkilerinin aydınlatılması öngörülmektedir. Bunun sonucu olarak da hastalığın moleküler biyolojisi çözülebilir ve daha etkin ve ucuz tedavi yöntemleri geliştirilebilir. (3)

İngiltere’de Gerçekleştirilen Polikistik Over Sendromu Prevelansı Çalışması

İngiltere’nin Birmingham bölgesinde yaşamakta olan 400 kişi (18-45, kadın) üzerinde bir çalışma gerçekleştirildi. (223 siyahi, 166 beyaz ve diğer ırklar) Yapılan çalışmalar fizik muayene, anamnez (hasta öyküsü), değerlendirme, Ferriman Gallwey hirsutizm skoru, hiperprolaktinemi ve hiperandrojenemi taramalarını içermekteydi. Polikistik over sendromu ise, şu rahatsızlıkların sonucunda teşhis edildi:

1)         Oligovülasyon

2)         Hirtusizm ya da Hiperandrojenemi

3)         Sendrom ile ilgili belirtiler/bozukluklar

Bu araştırmada elde edilen verilere göre   üreme çağındaki kadınlarda en yaygın endokrin bozukluğu olarak polikistik over sendromu gösterilmektedir. (4)
Polikistik Over Sendromunda Tedavi Süreci Nasıldır?

Polikistik over sendromu tedavisi genel olarak kişilere özel bir şekilde ilerlemektedir. Polikistik over, tek bir tanı yöntemiyle anlaşılamadığı gibi tedavi süreci de tek bir aşamada ilerlememektedir. Hastalık sürecinde ilk olarak kişilerin karşılaşmış olduğu belirtiler göz önüne alınmaktadır. Kimi hasta saç dökülmesi ve tüylenme problemi ile karşı karşıya kalırken kimisi ise glikoz problemi ile karşılaşmaktadır. Bu noktada kistlerin ortadan kaldırılması ve beraberinde kişilerin karşılaşmış olduğu belirtilere yönelik tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Bu tedavi yöntemleri ise şu şekildedir:
Adet Düzensizliğinin Giderilmesi

Adet düzensizliğinin giderilmesi tedavinin genellikle ilk aşamasını oluşturmaktadır. Bu noktada bazen kadın doğum uzmanınızın önerebileceği doğum kontrol hapları kullanılarak adet düzensizliği ve beraberinde getirdiği semptomlar ortadan kaldırılabilmektedir.
Hamile Kalma Potansiyelini Arttırmak

Polikistik over sendromunda yumurtalıklarda kist oluşmakta ve üreme potansiyelini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu gibi durumlarda üreme potansiyelini engelleyen durumlar saptanarak bir tedavi sürecine girilmektedir. Bu noktada yumurtalıklara olumlu yönde etki edecek birçok ilaç bulunmaktadır. Duruma göre, kişilere uygun olan içeriğe sahip ilaçlar kullanılarak bir tedavi uygulanmaktadır.

İlaçların etki etmediği durumlarda ise cerrahi önerilmektedir. Cerrahi, tüp bebek yöntemi ile karıştırılmaması gereken bir tedavi yöntemidir. Tüp bebek yöntemi daha çok cerrahinin de etki etmediği zamanlarda kullanılmakta ve iyi bir sonuç alınmaktadır. Eğer siz de PKOS hastalığından şüphe ediyorsanız mutlaka muayene ve testlerinizi yaptırmanız gerekmektedir.
İdeal Beden Kitle İndeksine Ulaşmak

İdeal kiloda olmak, PKOS’a karşı bir koruma yöntemi olarak bilinmektedir. Nitekim polikistik over sendromu, çoğunlukla kilolu kadınlarda gözlemlenmektedir. Bu noktada sağlıklı beslenme adına adımlar atılması ve beraberinde kandaki insülin direncinin düşürülmesi amaçlanmaktadır. İnsülin direnci, PKOS’a neden olan etmenlerin başında gelmekte ve tedavi edilmesi gerekmektedir. Ayrıca ideal beden kitle indeksine sahip olmak fazla kilolardan kurtulmanıza ve adet periyodunuzun düzenlenmesini sağlamaktadır.


Paylaş:

Danışma Hattı:

0 262 331 69 79



whatsapp